İpek GÜZELLET

ben Klinik Psikolog İpek Güzellet. Yetişkinlerle bireysel terapi, çift ve aile terapisi alanlarında çalışıyor; duygusal zorluklar, ilişkisel problemler ve yaşam krizlerinde danışanlarıma eşlik ediyorum. Seanslarımı yüz yüze ve online olarak sürdürüyorum.

Sosyal Medya


Günlük yaşamın temposu, karşılaşılan zorluklar ve kişisel yaşantılar zaman zaman herkesin kendini mutsuz ya da enerjisiz hissetmesine neden olabilir. Ancak bu durum kalıcı hale geldiğinde, yaşam kalitesini düşürdüğünde ve işlevselliği etkilediğinde, depresyon gibi bir ruh sağlığı problemi ile karşı karşıya olabiliriz.

Depresyon Nedir?

Depresyon; duygusal, bilişsel, davranışsal ve bedensel belirtilerle kendini gösteren bir duygu durum bozukluğudur. Sıklıkla çökkün ruh hali, ilgi kaybı, enerji eksikliği, uyku ve iştah değişiklikleri, umutsuzluk hissi, değersizlik düşünceleri ve hatta intihar düşüncelerine kadar varabilen geniş bir yelpazede kendini gösterebilir.

Depresyon Belirtileri Nelerdir?

Her bireyde farklı şekillerde ortaya çıksa da, depresyonun yaygın belirtileri şunlardır:
• Sürekli üzgün, boş ya da umutsuz hissetme
• Daha önce keyif alınan şeylere karşı ilgi kaybı
• Uyku problemleri (çok uyuma ya da uykusuzluk)
• İştah değişiklikleri ve kilo kaybı ya da artışı
• Yorgunluk, halsizlik, enerji düşüklüğü
• Konsantrasyon güçlüğü, kararsızlık
• Değersizlik ya da suçluluk duyguları
• İntihar düşünceleri

Depresyonun Nedenleri Nelerdir?

Depresyonun ortaya çıkmasında birçok faktör rol oynayabilir. Bunlar genetik yatkınlık, çocukluk dönemi yaşantıları, travmatik olaylar, stresli yaşam koşulları, biyolojik etkenler ve kişinin düşünce kalıpları olabilir. Bilişsel Davranışçı Terapi perspektifinden bakıldığında, kişinin olumsuz otomatik düşünceleri ve işlevsiz inançları depresyonun sürmesinde etkili olabilir.

Depresyon Tedavisinde Psikoterapinin Yeri

Depresyon tedavisinde psikoterapi oldukça etkilidir. Özellikle Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), kişinin olumsuz düşünce kalıplarını fark etmesi, alternatif düşünceler geliştirmesi ve işlevsel davranışlar kazanması için yapılandırılmış bir yol sunar. Aynı zamanda kişinin duygularıyla baş etme becerilerini geliştirmesi ve yaşamını yeniden yapılandırması hedeflenir.

Bazı durumlarda psikoterapi ile birlikte psikiyatri desteği de gerekli olabilir. Bu noktada multidisipliner bir yaklaşım benimsemek en sağlıklı olanıdır.

Depresyonla Baş Etmek Mümkün Mü?

Evet. Depresyon, doğru yaklaşımla ve profesyonel destekle baş edilebilecek bir ruh sağlığı problemidir. Kendinize karşı nazik olmak, duygularınızı bastırmadan ifade edebilmek, sosyal destek almak ve gerektiğinde bir uzmana başvurmak iyileşme sürecinde önemli adımlardır.

Sonuç Olarak…

Depresyon; sadece “mutsuz olmak”tan ibaret değildir. Görünmez ama derin izler bırakabilen bir süreçtir. Bir klinik psikolog olarak, depresyonun bireyin yaşam kalitesi üzerindeki etkisini yakından biliyor ve danışanlarıma bu süreçte eşlik etmekten onur duyuyorum. Eğer siz de depresyon belirtileri yaşıyorsanız, bir uzmandan destek almak, iyileşme yolunda atılacak en güçlü adımdır.

Sık Sorulan Sorular (SSS)

  1. Depresyon ne kadar sürer?
    Depresyonun süresi kişiden kişiye değişebilir. Hafif depresyon birkaç hafta sürebilirken, daha ağır durumlar aylarca hatta yıllarca sürebilir. Profesyonel destek almak sürecin daha sağlıklı ilerlemesine yardımcı olur.
  2. Depresyon kendi kendine geçer mi?
    Bazı hafif depresyon vakaları zamanla iyileşebilir ancak çoğu zaman profesyonel destek olmadan uzun süre devam eder ve kişinin yaşam kalitesini ciddi şekilde etkiler.
  3. Antidepresanlar depresyonu tamamen iyileştirir mi?
    Antidepresanlar belirtileri azaltabilir ancak depresyonun temel nedenlerine inmek ve sürdürülebilir bir iyilik hali sağlamak için psikoterapi de önerilir.
  4. Depresyonda olduğumu nasıl anlarım?
    Uzun süredir mutsuzluk, umutsuzluk, keyif alamama, yorgunluk, uyku ve iştahta değişiklikler yaşıyorsanız ve bu durum işlevselliğinizi etkiliyorsa, bir uzmanla görüşmek iyi bir başlangıç olabilir.
  5. Depresyon tedavisi ne kadar sürer?
    Tedavi süresi depresyonun şiddetine, bireyin yaşam koşullarına ve terapi sürecine bağlı olarak değişir. Bazı kişiler için birkaç ay, bazıları için daha uzun sürebilir.